ILO’nun sendikal hak ve özgürlüklere ilişkin 87 sayılı Sendika Özgürlüğü ve Sendikalaşma Hakkının Korunması Sözleşmesi, 98 sayılı Örgütlenme ve Toplu Pazarlık Hakkı Sözleşmesi ile 135 sayılı İşçi Temsilcileri Sözleşmesi
24/12/1989 tarihinde yürürlüğe giren Avrupa Konseyinin 18/10/1961 tarihli ve ETS No. 35 sayılı Avrupa Sosyal Şartı’nın ilgili maddeleri şöyledir: "Madde 22: Çalışma koşullarının ve çalışma ortamının düzenlenmesine ve iyileştirilmesine katılma hakkı:
Âkit Taraflar, çalışanların işletmede çalışma koşullarının ve çalışma ortamının düzenlenmesine ve iyileştirilmesine katılma haklarını etkili bir biçimde kullanmalarını sağlamak amacıyla, ulusal mevzuat ve uygulama uyarınca çalışanların ya da temsilcilerinin;
a- çalışma koşullarının, işin örgütlenmesinin ve çalışma ortamının düzenlenmesi ve iyileştirilmesine ... katılma olanağı veren önlemler almayı ya da bunları özendirmeyi taahhüt ederler Türkiye’nin taraf olduğu ILO sözleşmeleri, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 90’ıncı maddesi göz önüne alındığında doğrudan uygulanmalıdır. İlgili maddenin 5’inci fıkra hükmüne göre “Usulüne göre yürürlüğe konulmuş Milletlerarası andlaşmalar kanun hükmündedir.
7 Mayıs 2004 tarihinde Anayasa’da yapılan değişiklikle, bu fıkraya “Usulüne göre yürürlüğe konulmuş temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası andlaşmalarla kanunların aynı konuda farklı hükümler içermesi nedeniyle çıkabilecek uyuşmazlıklarda milletlerarası andlaşma hükümleri esas alınır” hükmü eklenmiştir.
135 sayılı İşçi Temsilcileri Sözleşmesi, ILO tarafından 2 Haziran 1971 yılında onaylanarak yürürlüğe girmiştir. ILO’nun sendikal hak ve özgürlüklere ilişkin 87 sayılı Sendika Özgürlüğü ve Sendikalaşma Hakkının Korunması Sözleşmesi, 98 sayılı Örgütlenme ve Toplu Pazarlık Hakkı Sözleşmesi ile 135 sayılı İşçi Temsilcileri Sözleşmesi işçiler açısından 6356, kamu görevlileri açısından ise 4688 sayılı yasaların üzerindedir. Zira 3 sözleşme de usulüne uygun biçimde onaylanarak yürürlüğe girmiştir. 135 sayılı İşçi Temsilcileri Sözleşmesi, ILO tarafından 2 Haziran 1971 tarihinde kabul edilmiştir.
Sendika özgürlüğüne zarar vermeye yönelik ayrımcılık gibi her türlü girişime karşı işçi temsilcilerinin ek güvencelerle korunması gerektiğini belirten ILO, Uluslararası Çalışma Konferansı’nın Cenevre’de toplanan 56’ncı oturumunda 135 sayılı sözleşmeyi kabul etmiştir. ILO tarafından 2 Haziran 1971 tarihinde yürürlüğe giren 135 sayılı İşçi Temsilcileri Sözleşmesi Kapsamında memur, işçi ayrımı yapılmaksızın ILO’nun sendikal hak ve özgürlüklere ilişkin 87 sayılı Sendika Özgürlüğü ve Sendikalaşma Hakkının Korunması Sözleşmesi, 98 sayılı Örgütlenme ve Toplu Pazarlık Hakkı Sözleşmesi ile 135 sayılı İşçi Temsilcileri Sözleşmesi haklarından aynı şekilde herhangi bir ayrım ve engelleme girişiminde bulunulmayacağı hüküm altına alınmıştır..
İşçi kuruluşlarına herhangi bir ayrımcılık uygulanamayacağı ve bu hakların serbestçe kullanacağı Uluslararası antlaşmalar ile güvence altına alınmış olup; bu anlaşmalarında Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 90’ıncı maddesi göz önüne alındığında doğrudan uygulanmalıdır. İlgili maddenin 5’inci fıkra hükmüne göre “Usulüne göre yürürlüğe konulmuş Milletlerarası andlaşmalar kanun hükmünde olduğu kabul edilmiştir..
Usulüne göre yürürlüğe konulmuş Milletlerarası andlaşmalar Hususunda Sendika özgürlüğüne zarar vermeye yönelik ayrımcılık gibi her türlü girişime karşıda bir kez daha Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 90’ıncı maddesi göz önüne alındığında doğrudan uygulanmalıdır. İlgili maddenin 5’inci fıkra hükmüne göre “Usulüne göre yürürlüğe konulmuş Milletlerarası andlaşmalar kanun hükmünde olduğu kabul edilmiştir..
Kısaca; Yetkili veya yetkisiz sendikalara karşı kamu gücü tarafından herhangi bir ayrımcılık uygulanamayacağı ve bu hakların serbestçe kullanacağı Anayasa ve Uluslararası antlaşmalar ile güvence altına alınmıştır